10. The Banishment (Sürgün) – 2007
Ermeni-Amerikalı yazar William Saroyan’ın 1953 tarihli romanı The Laughing Matter’dan sertbest bir şekilde uyarlanan The Banishment, tatil için memleketlerine giden bir çiftin etrafında dönüyor. Oraya vardığında kadın kocasına tekrar hamile olduğunu ve çocuğun kendisinden olmadığını söyler. Acı arttıkça koca, duruma en iyi nasıl tepki vereceğini bulmaya çalışarak durumu kavramaya çalışır.
Sürgün, duygulara ve onların karmaşıklığına ham, duygusallıktan uzak bir bakış sunan efsane bir yapım. Filmin prömiyeri 2007 Cannes Film Festivali’nde yapıldı ve Altın Palmiye’ye aday gösterildi.
9. The Sacrifice (Kurban) – 1986
Hindistan için Ray ne ise Japonya için Kurosawa ve İngiltere için Hitchcock ne ise Tarkovsky de Rusya sineması için odur. Basitçe söylemek gerekirse o, onların parlayan sinematik ışığıdır.
Efsanevi yönetmen, kanserden ölmeden önce Kurban’ı çekti. Film aynı zamanda yönetmenin karmaşık yaşam ve ölüm düşünceleriyle uğraşan ruh halinin bir yansıması olarak da görülebilir. Hikaye, arkadaşları ve ailesiyle birlikte doğum gününü kutlayan Alexander adında bir gazetecinin, Üçüncü Dünya Savaşı’nın başladığına dair felaket haberlerini duyunca onu felsefi bir iç gözlem sarmalına göndermesi etrafında dönüyor.
8. Loveless (Sevgisiz) – 2017
Rus sinemasının modern büyüklerinden Andrey Zvyaginstev’in yönettiği Sevgisiz, şiddetli boşanmaları sırasında oğulları kaybolan bir çiftin hikayesini anlatıyor.
7. The Island (Ada) – 2006
İki farklı bakış açısının hikayesi olan Ada, Kuzey Rusya’daki küçük bir manastırda yaşayan eksantrik bir keşişi konu alıyor.
6. Burnt by the Sun (Güneş Yansıması) – 2006
Akademi Ödüllü bu film, 1930’lardaki Büyük Tasfiye sırasında ailesiyle birlikte tatil yapan kıdemli bir Kızıl Ordu subayını konu alıyor.
5. Hard to be a God (Tanrı Olmak Zor) – 2013
1964 tarihli aynı adlı romandan uyarlanan, Tanrı Olmak Zor, Aleksei German’ın yönettiği bir bilim kurgu filmi ve Arkanar adlı bir gezegene işe alım görevi için gönderilen bir grup bilim adamını konu alıyor. Bilim adamlarının misyonu basit: Orta çağ evresinden geçen Arkanar’daki hayata şiddet kullanarak müdahale etmeyecekler, bir yandan da en iyi beyinleri belirleyip işe alacaklar. Bilim adamlarından birinin yerel halkı cezadan kurtarmaya çalışması, böylece Tanrı rolünü oynaması ve görevin kurallarını çiğnemesi sorunlar yaratır.
4. Solaris (1972)
Bir psikolog, bir doktorun ölümünü araştırmak için Solaris adlı bir gezegenin yakınındaki uzay istasyonuna gönderildiğinde, çok geçmeden görünenden daha fazlası olduğunu fark eder. Doktorun ölümü ve kozmonotların zihinsel sorunları gezegende beyin görevi gören, karanlık ve bastırılmış anıları ortaya çıkarmaktan sorumlu bir sıvının oluşmasına yol açar.
3. Battleship Potemkin (Potemkin Savaş Gemisi) – 1925
Sergei Eisenstein’ın klasik filmi, insanlık dışı muameleye maruz kalan, kokuşmuş, konserve etle beslenen ve zorlu çalışma koşullarıyla hayatta kalan bir Rus gemi mürettebatını konu alıyor.
2. Come and See (Gel Gör) – 1985
Tüm zamanların en iyi savaş filmlerinden biri. Film, Almanlar Sovyetler Birliği’ndeki köyünü kuşatırken, ergenlik çağındaki cesareti onu bir grup direniş savaşçısına katılmaya iten Florya adında genç bir çocuğun hikayesini anlatıyor.
1. Stalker (Takipçi) – 1979
Stalker tartışmasız şimdiye kadar yapılmış en iyi Rus filmlerinden biridir . Tarkovsky’nin destansı bilim kurgu şaheseri hiçbir şeyin belirtilmediği kıyamet sonrası bir dünyada geçiyor.